E Posta
info@astam.org.tr
Kırsal Kalkınmada Öncelikler Ve Pilot Uygulama (Taslak) Değerlendirmede Kooperatifler İle Sürdürülebilir Kalkınma Önerisi

Tüm Dünya’da Kırsal kalkınmayı sağlayacak alternatif projeler üzerinde değişik çalışmalar yürütülmektedir.
Hemen hemen tüm dünyada kırsal kesimde yaşamak zor ve genel büyümeden yeterli pay almak mümkün olamamaktadır.
Böyle olunca bu bölgelerde yaşayan insanlar teknolojinin imkanlarından faydalanmak ve sosyal refahtan daha fazla pay alabilmek adına göç tercihini kullanmaktadırlar.
Hızlı göç ülkeden ülkeye farklı etkiler göstermekle birlikte sonuçta terk edilen kır alanları insansızlaşmakta, bu alanlardan üretilecek katma değer sıfırlanma tehlikesiyle baş başa kalmaktadır.
Bu tehlike gelişmekte olan ülkelerin niteliksiz işgücünün şehirlere yığılması neticesinde; istihdam açığı, yeterli altyapı stoku olmadığından sosyal birçok problemlerle birlikte şiddete yönelik suç alanları için kaynak teşkil edecek potansiyel suç stokunu artırıcı etkide bulunmaktadır.
-Gelişmişliğin bir dönem şehirleşme oranı ile ifade edildiği yapının mahsurları görülünce (gelişmiş ülkelerde), insansızlaşan toprakların tersine göçle doldurulması projeleri ile; kalabalıkta yalnızlaşan insan yığınlarını rahatlatıcı bir çözüm yanında boşalan topraklarla kaybedilen potansiyel katma değerin geri kazanılması için mesafe alındı.
Bu problemde Türkiye ne durumda?

  • Miras yolu ile bölünen arazi parçaları geçimlik olmaktan çıktı.
  • Kırsal alanda bölgeye göre nitelikli olan işgücü geçinemediği için şehirlere göçünce yeni alana uygun donanımda mesleki bilgiden yoksun olduğu için niteliksiz işgücü olarak varoşlara yığıldı.
  • Şehirler hızlı göçü karşılayacak altyapı yetersizliğinden şehirde ancak şehirle ilgisi olmayan marjinal alanların oluşmasını engellenemedi.
  • Şehirde ama kırdaki durumdan kötü şartlarda yaşamak zorunda kalan genç nüfus geçinebilmek için marjinal suç örgütlerine yönelmek zorunda kaldı.
  • Devlet istihdam imkânlarını artırıcı yatırımlara ayıracağı kaynağı suçu önlemeye yönelik polisiye alanlarına ayırarak mali kaynaklarını dönmeyen alanlara akıttı.

Sonuç; kısır bir sosyoekonomik tablo.

SORUN/ÇÖZÜM:

Esasen Türkiye kaybettiği katma değerli alanları canlandıracak tedbirleri almakta çıkmazda değildir. Neden?

SORUN:
S.1. Problemin ana parçası olarak görülen kırsal kalkınma alanları nereler?
C.1. a. Orman köyleri,
b. Orman kenarı eğimli tarım dışı alanlar,
c. Tarım alanında ancak marjinal (verimsiz) toprak alanlarında kurulu köyler.
S. 2. En çok göç veren alanlar nereler?
C.3. Orman köyleri, orman kenarı eğimli arazilerdeki yerleşim yerleri ve marjinal tarım    arazi alanındaki yerleşim yerleri.

 

ÇÖZÜM:
S.1. Bu 3 yerleşim birimlerinde tarım dışı bitkisel kaynaklarımız nelerdir?
C.1. Endemik tür bitkilerimiz ile tıbbi aromatik bitkilerimizin en fazla yetiştiği alanlardır.

S.2. Endemik tür ve tıbbi aromatik değer taşıyan bitkilerin Pazar durumu nedir?
C.2. Bu alanlar aynı zamanda organik nitelikte kaldığı için ; “ gıda, kozmetik ve ilaç” sanayii için hazır materyal olarak Dünya Pazar piyasasının tüm Türkiye potansiyeli üretime sokulsa ancak % 10 civarındaki talebi karşılayabilir. ( Bu alanlarda Pazar büyüklüğü 6 trilyon Dolar, Dünya üretimi 20 milyar Dolar. Açık 5 Trilyon 980 Milyon Dolar)

SONUÇ:

  1. Endemik tür bitkiler bakımından Dünyadaki  türlerin % 15 i sadece Türkiye Topraklarında Doğal Olarak yetişmektedir.
  2. Ayrıca Türkiye gıda, kozmetik ve ilaç katkı maddesi olan tıbbi aromatik bitkilerin en önemlilerinin (Kekik, Gül, Lavanta, Cistus, Ölmez Ot, Geven, Ayı Üzümü, Biberiye, Ökse otu, defne vb.) % 50‘den fazlasını karşılayabilecek potansiyel kaynaklara sahiptir.
  3. Bu bitkilerin % 70 den fazlası için zirai faaliyet gerekmemekte sadece toplayıcılık yapılacaktır.

ÖNERİ:

  1. Bu kaynağı harekete geçirmek için biyoaktif hammadde araştırma ve üretim merkezi kurulması. Araştırma merkezi Maliyeti 30 Milyon TL. Üretim merkezi 30 Milyon TL. dir.
  2. Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi AR_GE merkezi projesini Kalkınma Bakanlığına Sunmuş konu son aşamaya (Bakan Onayı) gelmiştir. Bu proje içinde pilot uygulama merkezi de olduğu için başarı vadeden alanda üretim yatırımı fizibilite çalışması için zaman kaybedilmeyecektir.
  3. Konya Gıda ve Tarım Üniversitesini Kuran PANKOBİRLİK (Pancar Ekicileri Kooperatifi) iştiraki olan Konya Şeker A.Ş. dir. Gıda, tarım,hayvancılık, tohum, enerji ve eğitim alanlarında 45 değişik sektörde fabrika ve tesis işletmektedir.
  4. PANKOBİRLİK 64 vilayette kooperatifçilik faaliyeti ile sözleşmeli (BAŞTA Şeker pancarı olmak üzere; patates, ayçiçeği, mısır, hububat, bakliyat.) üretim yaptırmaktadır.
  5. Kırsal kalkınma modeli olarak; Orman Köyleri, Orman kenarı Köyleri ve Marjinal Tarım arazilerinde Tıbbi aromatik bitki üretim, toplama, kurutma dâhil Konya ve çevre iller Hinterlandında “pilot uygulama” projesi olarak belirlenmeli. Buradan tüm Türkiye sathına yayılacak uygulama projesine geçilebilir.

SONUÇ:

Bu husus akla yatkın bulunursa, konunun ayrıntıları Dünya Ölçeğinde Kabul görecek teknik analizi KGTÜ ( KonyaGıda Üniversitesi)/ürün etki analizi dâhil ) tarafından yapılabilir.

 

Dr. Mikdat ÇAKIR
ASTAM
AR-GE KOORDİNATÖRÜ